Atv kanalında “Uçurum” adlı yeni bir dizi fragmanı yayınlandı ve başladı. Dizide Esra Ronabar'ın canlandırdığı eski hayat kadını karakterinin, CHP'li İstanbul Milletvekili Nur Serter ile aynı adı soyadını taşıyor olması, sadece Nur Serter’in değil, hemen hemen herkesin tepkisini çekti. Nur Serter’i dizi senaristi ve yapımcısının tanımıyor olması olanaksızdı, o halde kasıt kokuyordu. Atv’nin sahibi iktidara yakın Çalık gurubu olunca bu da kastı güçlendiren kanıt gibi görülüyordu.
Nur Serter “"Bu çok büyük bir rezalet, çok büyük bir skandaldır. Diziyle ilgili ilanlarda benim adımı taşıyan karakterin fahişe olduğunu gördüm. Sarsıldım. Dava açacağım. Dün avukatlarım atv yetkilileriyle görüştü. Benim ismimin geçtiği yerleri bipleyeceklerini söylemişler” diyor ve RTÜK’e de şikayette bulunuyordu.
ATV’nin sitesinden “Serter” soyadının kaldırılıp, sadece “Nur” adıyla yetinildiği görülüyor. Dizinin yapımcısı Süreç Film'in sahibi Ali Gündoğdu, “"Bize kimse bir yaptırımda bulunamaz. Dizideki bütün karakterler hayal ürünüdür. Dizinin içinde Serter soyadı kullanılmıyor. Nur Sertaç olan karakter yanlışlıkla yazılmış…Anılan habere kaynak teşkil eden tarafımızdan gönderilen bültenin yazımındaki bilgisayar hatası sonucu, Nur isimli karakterin soyadı yanlış yazılmıştır” diyor, bu arada hem Serter’den, hem kamuoyundan özür dilemeyi de ihmal etmiyor. (beyazperde.com)
RTÜK Başkanı Davut Dursun, “Arkadaşlarımızın çalışmaları sonucunda dizide 3 kez ’Nur’ adının geçtiği, fakat söz konusu milletvekilinin soyadının geçmediğini tespit edildi” diyor. Demek ki malum soyadı basın duyurusunda kalmış. Bu durum, eğer yönetmenin bilgisi dışında bir elemanın marifeti değilse eğer, reklam ihtimalini güçlendiriyor.
Gazeteport’un haberine göre dizide kadın tacirlerinin tuzağa düşürdükleri kadınları ‘eğitmesi’ için emanet ettikleri ‘Nur’ adlı karakter, kadınları bir odaya alarak onlara ne yapmaları gerektiğini anlatıyor. Bu odanın duvarında ‘Ağlama’, ‘İtaat et’, ‘Aileni düşün’ gibi yazıların asılı olması da dikkat çekiyor. Senaryoda işlenenle soyadı benzerliği birleşince kasıt unsuru güçleniyor. Buna aynı yapımcının 2006’da “Çapkın” adlı dizide Perihan Mağden adını kötü biçimde kullanması dolayısıyla mahkemelik olmasını eklemek lazım.
“İkna odalarının intikamı” ise şayet, bunun karşılığı her halde şimdi laikleri ikna odasına alıp "türban takmaya ikna " olurdu. En basitinden ise bir suç varsa mahkeme karar verirdi. Ki mahkemeye verilmiş zaten. Bir bayan milletvekiline öğrencilerini iknaya yeltendi diye yayıncılık yolu ile hakaretin kullanılması, ancak o yapımı ve gösterilen kanalı kirletecektir.
Yapımcı firma Süreç Film 2001’de kurulmuş. Sahibi Ali Gündoğdu’nun biyografisine internette rastlanmıyor.Siyasi eğilimi belirgin değil. Eski bir Yeşilçam emekçisiymiş, patron olmuş. Aralarında Hayat Bilgisi,Sihirli annem, Selena,Sevda Çiçeği,Hepsi1,Derman,Nefes, Deli Saraylı, Alemin Kralı, Yahşi Cazibe gibi sevilen dizilerin de olduğu bir çok yapıma imza atmış. Tanıtımlarda eenaristin kimliğinin yer almaması dikkat çekici. Eleştirmen Yüksel Altuğ, Deli Saraylı’da “Atatürk’ün kendisini tanımayan hemşireyi kurşuna dizdirecek karakterde biri gösterildiği” gerekçesiyle kınamıştı. (21.09.2010-Sabah)
Nur Serter’i yakından tanımam. Her yaptığını benimsemek durumunda da değilim. Fakat ünlü bir kişinin adı ve soyadının birlikte kötü bir imajda kullanılması kabul edilebilir değildir. ATV’nin satışa çıkarıldığı şu günlerde bir diziyle rating patlaması iyi olur diye de düşünülmüş olabilir. Siyasi mesaj içeren diziler de ifade özgürlüğünün parçası sayılabilir. Ama her halikarda dizilerin, yayıncılığın bir küçük düşürme, karalama, hakaret mecrasında araç yapılması çirkin ve kınanacak bir husustur.
“Karakterler hayal ürünüdür” demiş Gündoğdu. “Reklamın iyisi kötüsü olmaz” sözü de hayal ürünüdür. Bu şekilde izleyici çekmeyi ummak, kişileri küçük düşürmeyi başarmak, kitlelerde eski kırgınlıkları canlandırmak da hayal ürünüdür. Araya “Uçurum” koyanlar kendileri düşmesin.
0 yorum:
Yorum Gönder